SAHİH-İ MÜSLİM

Bablar Konular Numaralar  

MUSAKAT BAHSİ

<< 1596 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

101 - (1596) حدثني محمد بن عباد ومحمد بن حاتم وابن أبي عمر. جميعا عن سفيان بن عيينة. (واللفظ لابن عباد) قال: حدثنا سفيان عن عمرو، عن أبي صالح. قال: سمعت أبا سعيد الخدري يقول:

 الدينار بالدينار، والدرهم بالدرهم، مثلا بمثل. فمن زاد أو ازداد فقد أربى. فقلت له: إن ابن عباس يقول غير هذا. فقال: لقد لقيت ابن عباس. فقلت: أرأيت هذا الذي تقوله أشيء سمعته من رسول الله صلى الله عليه وسلم أو وجدته في كتاب الله عز وجل؟ فقال: لم أسمعه من رسول الله صلى الله عليه وسلم. ولم أجده في كتاب الله. ولكن حدثني أسامة بن زيد؛ أن النبي صلى الله عليه وسلم قال (الربا في النسيئة).

 

{101}

Bana Muhammed b. Abbâd ile Muhammed b. Hatim ve İbni Ebî Ömer hep birden Süfyân b. Uyeyne'den rivayet ettiler. Lâfız İbni Abbâd'ındır. (Dediki): Bize Süfyân, Amr'dan, o da EbÛ Salih'den naklen rivayet etti. Ebû Salih şunları söylemiş :

 

Ben Ebû Saîd El-Hudrî'yi: Dinar mukabilinde dînâr; dirhem mukabilinde dirhem misli misline satılır. Kim fazla verir veya alırsa muhakkak ribâ yapmıştır; derken işittim de kendisine: Ama İbni Abbas böyle söylemiyor; dedim. Bunun üzerine: Ben İbni Abbas'la görüştüm; ve: Söylediğin lâfı gördün mü? Bu senin Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den işittiğin bir şey midir, yoksa bunu Allah (Azze ve Celle)'nin kitabında mı buldun? diye sordum. Bunu ne Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den işittim; ne de Allah'ın kitabında buldum. Lâkin bana Usâme.b, Zeyd rivayet etti, ki Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Ribâ nesîededir.» buyurmuşlar, cevabını verdi.

 

 

102 - (1596) حدثنا أبو بكر بن أبي شيبة وعمرو الناقد وإسحاق بن إبراهيم وابن أبي عمر (واللفظ لعمرو) (قال إسحاق: أخبرنا. وقال الآخرون: حدثنا سفيان بن عيينة) عن عبيدالله بن أبي يزيد؛ أنه سمع ابن عباس يقول: أخبرني أسامة بن زيد؛

 أن النبي صلى الله عليه وسلم قال (إنما الربا في النسيئة).

 

[ش (إنما الربا في النسيئة) قال الخطابي: هذا محمول على أن أسامة سمع كلمة من آخر الحديث فحفظها. فلم يدرك أوله. كان النبي صلى الله عليه وسلم سئل عن بيع الجنسين متفاضلا. فقال، عليه السلام، الحديث. يعني إذا إختلفت الأجناس جاز فيها التفاضل إذا كانت يدا بيد. وإنما يدخلها الربا إذا كانت نسيئة].

 

{102}

Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe ile Amr en-Nâkıd, ishak b. İbrahim ve ibni Ebî Ömer rivayet ettiler. Lâfız Amr'ındır. İshâk: Bize haber verdi, tâbirini kullandı. Ötekiler şöyle dediler: Bize Süfyân b. Uyeyne, Ubeydullah b. Ebî Yezîd'den naklen rivayet etti ki, İbni Abbâs'ı şunları söylerken işitmiş. Bana Usâme b. Zeyd haber verdiki, Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Ribâ ancak nesîededir.» buyurmuşlar.

 

 

103 - (1596) حدثنا زهير بن حرب. حدثنا عفان. ح وحدثني محمد ابن حاتم. حدثنا بهز. قالا: حدثنا وهيب. حدثنا ابن طاوس عن أبيه، عن ابن عباس، عن أسامة بن زيد؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال (لا ربا فيما كان يدا بيد).

 

[ش (لا ربا) بالتنوين وتركه. والأول على إلغاء كلمة لا وجعل ما بعدها مبتدأ. والثاني على أن اسم لا مفرد].

 

{103}

Bize Züheyr b. Harb rivayet etti. (Dediki): Bize Affan rivayet etti. H.

Bana Muhammed b. Hatim de rivayet etti. (Dediki): Bize Behz rivayet etti. Her iki râvi demişler ki: Bize İbni Tâvûs, babasından, o da İbni Abbas'dan, o da Usâme b. Zeyd'den naklen rivayet etti ki, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

«Peşin olan şeyde ribâ yoktur.» buyurmuşlar.

 

 

104 - (1596) حدثنا الحكم بن موسى. حدثنا هقل عن الأوزاعي. قال: حدثني عطاء بن أبي رباح؛ أن أبا سعيد الخدري لقي ابن عباس فقال له: أرأيت قولك في الصرف، أشيئا سمعته من رسول الله صلى الله عليه وسلم، أم شيئا وجدته في كتاب الله عز وجل؟ فقال ابن عباس: كلا. لا أقول. أما رسول الله صلى الله عليه وسلم فأنتم أعلم به. وأما كتاب الله فلا أعلمه. ولكن حدثني أسامة بن زيد؛

 أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال (ألا إنما الربا في النسيئة).

 

{104}

Bize El-Hakem b. Mûsâ rivayet etti. (Dediki): Bize Hikl, Evzâî'den rivayet etti. (Demişki): Bana Ata' b. Ebî Rabâh rivayet etti ki, Ebû Saîd El-Hudrî İbni Abbas'a rast gelerek kendisine: Sarf hakkındaki sözünü gördün mü! Bunu Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'den işittiğin bir şey olarak mı, yoksa Allah (Azze ve Celle'nin kitabında bulduğun bir şey olarak mı söyledin? diye sormuş. İbni Abbas: Asla söylemem! Bir kere Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i siz benden daha iyi bilirsiniz; Kitâbullaha gelince: Onu da bilmiyorum. Yalnız bana Usâme b. Zeyd rivayet etti ki, Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem):

 

Dikkat!.. Ribâ ancak nesîededir.» buyurmuşlar; cevabını vermiş.

 

 

İzah:

Bu hadîsi Buhâri, Nesâî ve İbni Mâce «Buyu'» bahsinde muhtelif râvilerden tahrîc etmişlerdir.

 

İşte bundan evvel sözü geçen Usâme hadîsi budur. Bu hadîse dair ulemânın beyanâtının ekserisi orada görüldü. Hz. İbni Abbâs (Radiyallahu anh)'in:

 

«Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'i siz benden iyi bilirsiniz...» sözünden muradı: Onun sohbetinde bulunduğunuz vakit siz yetişkin adamlardınız; ben henüz küçük çocuktum; demektir. Kitâbullahı bilmemesi de Kur'ân-ı Kerîm'de o meselenin hükmünü bilmiyormuş manasınadır; yoksa onun hiç bir hükmünü bilmem demek değildir; çünkü kendisi Kur'ân-ı Kerîm'i en güzel tefsir eden ve Sultânu'l-Müfessirîn unvanına bihakkın lâyık olan sahâbî-i celîldir. Ulemâ Usâme (Radiyallahu anh) hadîsinin sahih olduğuna ittifak etmişlerdir. İhtilâf ettikleri cihet bu hadîsle yukarıda geçen Ebû Saîd (Radiyallahu anh) hadîsinin aralarını bulmak hususudur ki, onu da Ebû Saîd hadîsinin izahı sırasında gördük, Hattâbî diyor ki: «Hz. Usâme'nin naklettiği ancak nesîededir.) hadîsi Resûlullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in bu bâbtaki beyanâtın son cümlesini işitip bellediğine hamledilir. Hadîsin baş tarafına yetişememiştir. Herhalde Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'e ribâ mallarından iki cinsin ziyâdeli olarak satışı sorulmuş; o da: cinsler ayrı olursa ziyâdeli satış peşin olmak şartiyle caizdir; ribâ ancak veresiye satılırsa o zaman bu işe dâhil olur; buyurmuşlardır.»